ÜTÜNÜN EVRİMİ. YAZAR: RABİA GİZEM

Hedef Avm’den herkese merhaba,

Bugün sizlerle, hayatımızdaki pürüzler düzleştirmeye yarayan ütülerimize bir göz atalım isterim.
Ütüler, hayatımızdaki en büyük kurtarıcılarımızdandır ve hayatımızdaki yeri hiçte öyle yadırganmayacak konumdadır.
Peki bu ütülerin hayatımıza girişi nasıl başladı biliyor musunuz? Birçok ürünün kendine has hikâyesi olduğu gibi ütünün de varoluş hikâyesi var tabi ki. (:

İnsanlık, ilkellikten yavaş yavaş medeniyete adım atmaya başlarken, kılık kıyafet, saç sakal, çatal bıçak gibi devrim sayılabilecek (ki yok artık demeyin, bunların hiç olmadığını düşünün bir, ne kadar da korkunç olurdu) materyaller ortaya çıktıkça bu materyalleri geliştirmeye gidilmiş ve ütünün ihtiyacı da burada keşfedilmiş işte.. Hanımlar beyler bulabildikleri kumaşlardan kıyafetler diker ve toplum içine karışmaya başladıkça bir şeyler rahatsız etmeye başlamış ve acaba nasıl ederiz de bu kırışıklığı gideririz diye düşünmeye başlamışlar. Tüm uygarlık boyunca kendimizi hep geliştirmeye adamış bizler, ütüyü de görmezden gelememişiz kolları sıvamışız ki bana sorarsanız ütünün bir kadının aklına gelmiş olma ihtimali yüksektir. (:

17. Yüzyıla dayanan bir zaman dilim içerisindeki ütüler başlarda kıyafetleri düzleştirmek için ısıtılan çok ağır taşlardan ibaretti. Daha sonrasında düz demir plakalar ısıtılmaya başlandı. Baktılar ısı çok dayanmıyor ve hem kıyafetlere hem insanlara yakarak zarar veriyor, bu sefer plakalar oyulup içleri kömürle dolduruldu. Gerçi hâlâ elimizi kolumuzu yakıyoruz değil mi? Bu kısım biraz bizim dikkatsizliğimizle ilgili de olabilir. (:

1882 yılında Amerikalı  Henry Seely elektrikli ütüyü icat etti (ohh şükür). 2 çubuk karbon arasında kurduğu kablolu elektrik köprüsünün demiri ısıtması ile sağlanıyordu (çok zahmetli değil miymiş yaa).  Peki şimdi günümüzde nasıl dersiniz, ütülerimiz bunca zorlu süreçten sonra nasıl bir hâl aldı? 
‘’İşe giderken kırışmış bir gömlek, toplantılara giderken en şık olalım diye dolaplarımızdan çıkardığımız elbiselerimiz, bebeklerimiz  yeni doğdu, enfeksiyondan uzak olsun diye ütülediğimiz minicik kıyafetler. Peki bütün bunlarla baş edebilecek "nasıl bir ütü almalıyım?’’ sorusunun cevabı tam olarak burada! (:

Eğer sürekli "ütü ile uğraşıyorum hayatım ütü" diyorsanız veya tüm işinizi gücünüzü bitirdiniz ama dağ gibi biriken ütüler hâlâ sizi bekliyorsa; buhar gücü yüksek kazanlı ütülerimiz, ya da ‘’Yok ya ben o kadar ütü ile uğraşan birisi değilim, zaten evin hanesi de kalabalık değil’’ diyorsanız; normal buharlı ütülerimiz siz değerli müşterilerimizin hizmetinde.

Peki, "Tutuşu rahat olmalı" dediğinizde "nasıl bir tasarıma sahip" sorusu da peşinden gelir..

Tam sizin rahatlığınıza hitap eden ütülerimiz, "hangi ütü tabanı kullanılmalı?" veya "tabanı yapışmamalı, kolay ütülenmeli"  diyorsanız seramik taban ütülerimiz bulunuyor. Yanmaz yapışmaz tabanı size hem ütü yaparken kolaylık sağlar hem de kıyafetlerinizi daha uzun ömürlü giymenizi sağlar yapışmayan özelliği sayesinde.

Ayrıca ütü alırken nelere dikkat edilmeliyim? – hangi ütüyü almalıyım? -  En iyi ütü kaç watt olmalı? – Buharlı ütü özellikleri nedir? gibi sorularınızın cevaplarını kolayca bulabileceğiniz ve pratik çözümleriyle Hedef Avm şubelerimizde ve web sitemizde siz değerli müşterilerimizin hizmetinde. (:

Sevgiyle kalın..